8 Eylül 2017 Cuma

Muhteşem Yaratıklar / Muhteşem Karanlık / Muhteşem Kaos - Kami Garcia / Margaret Stohl (EPSİLON YAYINEVİ )



Bu yazıyı yazmamın sebebi kitabın konusunu anlatmak,yorum girmek bla bla değil aslında. Amacım biraz stres atmak,beyin hücrelerime yayılmış sinirden kurtulmak,dert yakınmak...Zaten seriyi bilmeyen yoktur diyerekten olaya dalıyorum. (En azından herkes seriye bir şekilde rastlamıştır ya da filmini izlemiş olabilirsiniz.)
Film konusuna hiç girmiyorum bile. Ya da yok yok gireyim. Ya sevgili Warner Broscuğum.
Madem bir işe giriştin. Muhteşem Yaratıklar filmini çektin. Devam filmleri nerede hani? Sinir oluyorum başladığı işi bitirmeyenlere. Tamam gişede çok başarılı olamamış olabilir haklısın film şahane değildi ama bu kimin suçu?!Kitabı filme doğru düzgün uyarlasaydınız hasılat rekoru bile kırabilirdiniz bence. Ya yediğiniz karakter var. Hani nerede Marian? Nerede Hemşireler?
Filmi de geçtim hadi. Kitaba gelelim. Kitap kesinlikle filmden çok çok daha iyi. Bakın film kötü değil ama kitabına göre vasat. Seriyi bir solukta okudum. Alacakaranlıkmış bilmem ne? Yahu kim benzetiyor, neresini benzetiyorlar bilemedim.
Gelelim asıl konuya. Ben bu seriye başlarken 3 kitaplık bir seri olarak biliyordum. Muhteşem Karanlık'ı okurken bir şekilde aslında 4. bir kitabın da olduğunu öğreniyorum. Ama piyasada yok. Neden? Çünkü Epsilon Yayınları 4 kitaplık bir serisinin 3 kitabını çevirmiş ama 4. kitabını çevirmeye zahmet etmemiş.Neden çevirsinler, niye zahmet etsinler zaten. Biz finali okumasak da olur ne gerek var?!Bunu da geçtim. Yayınevine defalarca 'Sosyal Medya' üzerinden 4. kitap ile ilgili soru sormama rağmen herhangi bir yanıt alamadım. Ben bir okuyucu olarak ne yapmalıyım peki?
Yazımı da şu sözlerle noktalamak isterim. BU SERİ BENİM EPSİLON YAYINLARINDAN ALDIĞIM SON KİTAPTIR. BİR DAHA ASLA!!!! SIKI BİR OKUYUCUNUZU KAYBETTİNİZ!!!


                                    

14 Ağustos 2017 Pazartesi

HAYATIM EKSENİNDEN KAYARKEN

19 HAZİRAN 2011 20:00
Hastaneye doğru yürüyordum. Canım sıkkındı. Aslında hastaneye gitmemin hiçbir sebebi de yoktu. saat 8 olmuş, ziyaretçi saati çoktan bitmiş, bugünlük babamı görme şansım kalmamıştı. Annem hala hastanede bekliyordu ve ben ona ısrarla beni beklmesini, onu hastaneden alıp öyle eve geçmemizi söylemiştim.
Yoğunbakıma doğru ilerlerken annemin orada olmadığını fark ederek bahçeye geri döndüm. Onu orada elinde sigara, sigarayı tüttürürken uzaklara dalıp gitmiş olarak bulacağımı tahmin ediyordum.
Üzgündü,yorgundu,kırgındı...
Yanına gidip oturdum. Ne söyledi, ne söyledim ya da ikimizden biri birşey söyledi mi?Sadece o gidelim dediğinde ben kalmak istedim. Biraz daha.
Bir süre daha yanyana oturduk. Gitme Vaktinin geldiğini hareketleriyle anlattı. Kalktık ve hastaneye doğru yürümeye başladık çünkü halam içerde bizi bekliyordu.
Bir adım kalmıştı, sonra hastanenin içindeydik ama halam o bir adımı bizden daha önce attı. Telaşlıydı,ağlıyordu. Birşeyler söylemeye çalıştı ama anladığımız şey bölüm pörçüktü:Doktor,kalp,durdu...
O sırada doktor da geldi ve konuşmaya başladı: Safvet Bey'in kalbi durdu. Tekrar çalıştırmak için elimizden geleni yapıyoruz. Sonrası yok,duymuyoruz. İçeri koşuyoruz ve bekliyoruz.
Tam 30 dakika o lanet olası  hastane odasının kapısında bekliyoruz. Sonra...Sonrası yok
27 EYLÜL 2011 04:00
Uyanıyorum.Uyku mu tutmadı yine? Babamı kaybedeli üç aydan fazla oldu. Yine mi ? Neredeyim ben? Yok gerçekten neredeyim ben? Yatağımda değilim o kesin. Hastanedeyim; o da kesin. Hatta o hastanedeyim. Ama benim burada ne işim var?
Yanımda annem duruyor. Heyecanlı ama nasıl bir heyecan bu? Gülümsüyor. Neyim var benim? Bu soru anneme ama yanıt yok. Bir süre sonra bayıldın diyor. Ama nasıl olur? Zaten uyuyordum.Nasıl bayılmış olarabilirim?Annem nasıl...?
Merak etme diyor:Herkes dışarda. Teyzenler, dayınlar... İyi de onlar uzakta oturuyor. Madem sadece bayıldım, niye buradalar? Özge geliyor bir süre. Diyor ki:Anne sen git sigara iç,ben Gamze nin yanında beklerim. Ona soruyorum bu sefer : Özge ne oldu bana?Soruyu tekrarlama gerek kalmadan yapıştırıyor cevabı: Birşey yok, sanırım beyninde tümör var. ( Bu tamamen gerçektir. Hastalığımı aynen bu şekilde öğrendim.)Kalıyorum öyle. Yapacak birşey yok,kabulleniyorum.
NOT: Devamı ve ayrıntıları bir sonraki yazımda.
DİPNOT: Bu yazdıklarımın hepsi gerçektir ve tarafımdan bizzat yaşanmıştır.

Muhteşem Yaratıklar / Muhteşem Karanlık / Muhteşem Kaos - Kami Garcia / Margaret Stohl (EPSİLON YAYINEVİ )

Bu yazıyı yazmamın sebebi kitabın konusunu anlatmak,yorum girmek bla bla değil aslında. Amacım biraz stres atmak,beyin hücrelerime yayı...