25 Mart 2014 Salı

John Green - Alaska'nın Peşinde


     Bilindiği gibi 15 Martta "Bahar Okuma Şenliği" başladı. Geçen şenlikte araya başka kitapların girmesi dolayısıyla şenlik dahilindeki kitapları yetiştirememiştim. Bu sefer amacım sonuna kadar gitmek. Fakat bu dönem benim için oldukça yoğun geçiyor. Bu durum beni biraz zorlayacak. Bu sebeple vizeler başlamadan önce hızlı bir başlangıç yapmak istedim.
     Şenlik dahilinde okuduğum ilk kitap John Green'in kaleme aldığı Alaska'nın Peşinde. Açıkçası yazarın öncelikle "Aynı Yıldızın Altında" kitabını okumak istiyordum fakat kısmet olmadı (Daha önceki yazımda bunun nedenini açıklamıştım). Okuduğum yorumlara dayanarak John Green'in en iyi romanın da o olduğunu düşünüyorum ama büyük beklentiyle alıp okuduğum Alaska'nın Peşinde de beni hayal kırıklığına uğratmadı.
   Green adeta kalemini kırarak bizi gerçeklerle yüzleştirmiş. Belki biraz acımasız davranmış belki bizi üzmüş olabilir ama onun yazdıklarını bu kadar gerçekçi kılan da yazarın gerçekçiliği. Bu kitabı okumak istiyorsanız baştan uyarayım: Mutlu bir son beklemeyin. Hatta elle tutulur bir son da yok karşımızda. Kitabın son sayfasını okuyup kapağı kapattığınızda biten romanlardan değil. Aksine ne zaman ki son sayfayı okuyup kitabın kapağını kapatıyoruz asıl o zaman "onlar" için hayat başlıyor. Alaska için bile...
   Green kitabın son satırlarını kaleme alırken aklımdaki soruların birçoğunu yanıtlamış ama aynı zamanda önemli bir parçasını da yanıtsız bırakmış. Sanırım eksik kısımları kendi hayal gücümüz ile tamamlamamız gerekiyor. Sorun değil. Yazar bir anlamda açık bir kapı bırakmış önümüzde. Green'in kalemiyle eksik bıraktığı yerleri düşlerimizle istediğimiz gibi tamamlamak biz okurlara düşüyor.
    Son olarak şunları söyleyebilirim. Green kendini bir nevi kanıtlamış ama sanki düşlerinin yalnızca bir parçasını sunmuş bizlere. Bu kadarı da yeterli. Ama şimdilik.

2 yorum:

Muhteşem Yaratıklar / Muhteşem Karanlık / Muhteşem Kaos - Kami Garcia / Margaret Stohl (EPSİLON YAYINEVİ )

Bu yazıyı yazmamın sebebi kitabın konusunu anlatmak,yorum girmek bla bla değil aslında. Amacım biraz stres atmak,beyin hücrelerime yayı...